Milliyetçi Hareket Partisi Genel Lider Yardımcısı Semih Yalçın, HDP’li Van, Diyarbakır ve Mardin belediyelerine kayyım atanmasına ait yaptığı yazılı açıklamada, “Üç HDP’li belediyeye kayyum atanması, vaktinde ve yerinde alınmış bir karardır.Hak yerini bulmuş, kanamakta olan maşeri vicdanın yüreklerdeki acısı bir nebze dinmiştir ” dedi. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’ne kayyım atanan Diyarbakır Valisi Hasan Basri Güzeloğlu da dün “Maşeri vicdanı yaralayıcı uygulamalar gerçekleştirildi” tabirini kullanmıştı.
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’ne kayyım atanan Güzeloğlu: Maşeri vicdanı yaralayıcı uygulamalar gerçekleştirildi
Yalçın’ın açıklaması şöyle:
“HDP’li belediyelerce sokak ve caddelere PKK militanlarının isimlerinin verilmesi, kelamda cenaze merasimlerinde bölücü örgütün marşlarının okunması daha başından fütursuzluğun, millete garezkârlığın, devlete baş tutma cüretkârlığının göstergesi olmuştur. Hükûmetin deneyimlerden yola çıkarak daha başından yaptığı yerinde ikazlara karşın; Diyarbakır, Mardin ve Van Belediyeleri vazifeye başladıkları birinci günden itibaren PKK’nın sevk ve yönetiminde bölücü faaliyete girişmiştir. Halkın hizmet görmek için verdiği süreksiz oylar; PKK’ya kaynak aktarmalar, hukuksuz atamalar, gayrimeşru iş ve süreçlerle istismar edilmiştir.
HDP’li belediyelere yeniden kayyım!
“Kayyum atanması vaktinde ve yerinde alınmış bir karardır”
Antidemokratik, haksız ve yasa dışı yolları, çalışanlara yönelik kıyım ve zulüm takip etmiş, çok sayıda belediye vazifelisi işinden atılmıştır. Münasebetiyle; kanunsuz hareket ve icraatlarından dolayı hükümetçe üç HDP’li belediyeye kayyum atanması, vaktinde ve yerinde alınmış bir karardır.
Millete karşın birlik ve beraberliğimizin temeline dinamit koyanların, bin yıllık kardeşlik hukukuna kastedenlerin hainane gayretleri karşılıksız bırakılmamıştır, bundan sona da bırakılmayacaktır. Hak yerini bulmuş, kanamakta olan maşeri vicdanın yüreklerdeki acısı bir nebze dinmiştir.
MHP Genel Lideri Sayın Devlet Bahçeli; kayyum atamalarıyla ilgili değerlendirmesiyle yalnızca MHP’nin dengeli siyasi görüş ve kararlı tavrını ortaya koymakla kalmamış; tıpkı vakitte kamu vicdanını aksettirmiş, milletimizin hissiyatına tercüman olmuştur.
Millete baş tutanların, devletin maddelerine başkaldırarak meşruiyetten sapanların sonu hüsrandır. Bu şaşmaz hakikate karşın; sorumluluk mevkiindeki kimi eski ve yeni siyasetçilerle kimi siyasi partilerin, devlet ve milletin hukuku yerine misyondan alınan suçluları müdafaa ettikleri ibretle görülmektedir.
Bilhassa CHP sözcüleri tarafından siyasi darbe, kelamda Kürt meselesinin tahlilini engelleme üzere içi boş değerlendirmelerle gösterilen reaksiyonlar; CHP’nin kelamda tahlil ve açılım sürecine sahip çıktığının işareti olmuştur. İçine kaçan HDP’yi çıkarmak istemeyen ve bundan haz duyduğu anlaşılan CHP’nin, PKK güdümündeki belediye liderlerinin hamisi kesilmesi bizi şaşırtmamıştır.
HDP’nin eski eş lideri Selahattin Demirtaş’a kendi belediye liderlerince dayanak verilen, bölücübaşının istekleri milletvekillerince yasa teklifi hâlinde Meclise getirilen bir partiden PKK’nın siyasi kanadıyla dayanışma atılımından ayrıca bir tavır elbette beklenemez.
Seçimle gelenin kayyumla gitmesinin yasal ve haklı münasebetlerini yok sayarak bunu sandığa darbe olarak göstermek de CHP’nin öteden beri sergilediği şaşı ve şaşkın politik anlayışın izharıdır.
Sandığın namusunu kirletenlerin ve milletin hukukunu çiğneyenlerin yakasına devlet yapışmayacaksa hukuk devleti nerede kalmıştır? Açık açık terör örgütü ismine faaliyet göstererek kanunu yok sayanlar yasalar marifetiyle engellenmeyecekse hukukun üstünlüğünün ne manası vardır?
Devletin bütünlüğünü ve milletin birliğini amaç alan terör aksiyonuna hiçbir kanun, hiçbir merci, hiçbir güç odağı müsamaha gösteremez.
Demokratik nizamın işleyişi münasebet gösterilerek; hiçbir devletin, varlığına ve bekasına yönelen apaçık tehdidi görmezden gelmesi istenemez. Sandık demokrasisi, PKK’yı yasallaştırmanın münasebeti olamaz! Eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün ve eski başbakan Ahmet Davutoğlu’nun, üç belediyeye kayyum atanmasına PKK’nın siyasi kanadı lehinde reaksiyon göstermesi ise işin manidar ve vahim bir öteki yanıdır.
“Abdullah Gül ve Davutoğlu’nun tutumu PKK’ya verilmiş zımni bir destektir”
Görevden almaların demokrasimiz için hakikat olmadığı görüşünü savunan tweet atan Abdullah Gül’ün ve Davutoğlu’nun hali; hukuksuzluğa, kanunsuzluğa ve terör örgütü PKK’ya verilmiş zımni bir takviyedir. Cumhurbaşkanlığı seviyesinde vazife yapmış, geçmişte başbakanlık misyonunu üstlenmiş eski siyasetçilerin; kaleminden damlayan tabirleri menfaat ve kirli hesap çarkından değil, akıl ve feraset süzgecinden geçirmesi elzemdir.
Gül’den kayyım yansısı: ‘Bu şekilde’ misyondan alınmaları yanlışsız olmamıştır
Bu makamlarda vazife yapmış olmak; hiç kimseye devletin temel çıkarlarını zedeleyen, milletimizin birlik ve bütünlüğünü gaye alan terörist faaliyetlere sorumsuzca takviye verme ve aklına iyisi söyleme hakkı tanımamaktadır.
Davutoğlu’ndan kayyım reaksiyonu: Teröre karşı en tesirli siyasi çaba demokratik temsili aşındırmakla değil milletin gönlüne girip seçim kazanmakla verilir
Sinsi bir siyasi gelecek planlaması ismine yapıldığına kuşku bulunmayan bu kelamda demokrat ve çıkarcı açıklama; yalnızca kelamın ve hareketin sahibine bumerang üzere geri dönmekle kalmayacak, devletin vazgeçilmez öncelik ve hassasiyetlerine, hayati güvenlik maksatlarına de ziyan verecektir.
Herkesin ve her kurumun ağzından çıkanı kulağının duyması, sadırla satır ortasındaki aralığın korunması, fikrin ve vücudun birebir safta durması gereken hassas bir periyottan geçtiğimiz; asla akıldan çıkarılmamalıdır.
Bu bağlamda MHP; ulusal çıkarlarımızın yılmaz savunucusu ve egemenlik haklarımızın bekçisi olarak ihtarlarını sürdürmekle kalmayacak, hükümetin terörle gayrette gösterdiği haklı gayretlere takviyesini tereddütsüz sürdürecektir”
TIKLAYIN: İçişleri Bakanlığı: Diyarbakır, Mardin ve Van Belediye Liderleri vazifeden alındı
TIKLAYIN – HDP açıklamasının tam metni
TIKLAYIN – Görevden alınan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Lideri Mızraklı: Gasp edilen halk iradesidir
TIKLAYIN – Van Büyükşehir Belediyesi’ne kayyım atanan Bilmez: Şeffaf bir idare sergileyeceğiz
TIKLAYIN – İmamoğlu: Milletin iradesini yok saymak kabul edilemez
TIKLAYIN: Yerine kayyım atanan Ahmet Türk: Halkın iradesini tanımıyorlar buna da ‘demokrasi’ diyorlar
